ÇIRILÇIPLAK BİR NİLÜFER…

  Olduğum her şey olmaktan vazgeçiyorum… Ve işte kendimi soyuyorum. Türk değilim, müslüman değilim, sünni değilim, erkek değilim, kırk üç yaşında değilim, hiçbir meslekten değilim. Olduğum her şeyi olmaktan utanıyorum. Olduğum her şey olmaktan vazgeçiyorum ve onların yerine başka şey de olmuyorum. Sonsuz bir nehirde hiçliğe akan köksüz ve kızıl bir nilüfer gibi çırılçıplak akıyorum.…

REMZİ AYDIN’NIN YAZISI

Benim Dedem, “Cemale Det” arkası olmayan bir insanmış! Yani gücü yeten, dedemi dövermiş. Dedem, Nisange ‘Ziyaret’i, yani kuru bir ağacı yerinden söker, sırtlayıp götürür dayak yediği kişinin evinin kapısına bırakırmış, davamı Nisange’ye havale ettim. Dermiş…. Çocukluğumda anımsardım onu, yaşı belki yetmişin üzerindeydi, isparta’nın sokaklarında simit satardı, “Gırik estoooo” (Türkçe bilmezdi) Onurlu bir adamdı, alçak gönüllüydü,…

Kâğıttan flüt

Dünyadaki en korkunç şey, senin kaderini elinde tutan bir adamın dehşet verici gücüyle karşılaşmaktır. Seni öldürebilir, seni hapsedebilir, seni sürgüne gönderebilir ya da seni özgür bırakabilir. Böyle birinin seni hapsetmesiyle serbest bırakması, sonuçları çok farklı olsa da, aynı ölçüde ezicidir. Çünkü senin hiç söz hakkın yoktur. Bunu yapabilen insanlar genellikle bir cüppe giyer ve yüksek…